Şimdi yükleniyor

Katya’nın Yazı

Katya’nın Yazı

Trevanian yaklaşık 1 sene önce okuduğum ve gerek karakterleri gerek anlatım tarzıyla beni derinden etkileyen sonraları da dönüp bazı kısımlarını okuduğum Şibumi adlı kitabıyla aklıma kazınan bir isimdi. Bu isimle tekrar karşılaşmam ise kütüphane de dolaşırken ve 1 saat sonraki otobüsümü beklerken oldu ismi okur okumaz aklımdan geçen bu yazarın farklı bir eserini okumalı mıydım yoksa şibumi tek seferlik bir istisna mıydı, sonuçta şibumi aklımda büyük yer etmişti ve bu kitap kötü çıkarsa bu gerçekten istemeyerek de olsa yazarın gözümden düşmesine neden olacaktı. Bu düşünceler arasında gidip gelirken sonunda kitabı ödünç almaya ve bir şans vermeye karar verdim ve şimdiden söylemeliyim ki bu hayatım boyunca beklentilerimin üstüne çıkan sayılı eserden biri.

Öncelikle söylemeliyim ki bu yazımda sık sık iki eseri karşılaştıracağım çünkü bende bıraktıkları etki benzer olsa da iki eser arasındaki farklar göz ardı edilemeyecek kadar fazla. Öncelikle şibumi ne kadar aksiyon, akıl oyunları ve şiddet barındırıyorsa bu kitap tam tersi karşılık bulamayan aşk, pişmanlıklar ve geçmiş travmalar hakkında.

Katya’nın yazı bir Bask* kasabasında  doktorluk yapan genç doktor Jean Marc Montjean ve kendisine yardım istemek için gelmesiyle kaderleri kesişen Katya arasındaki aşkı anlatıyor, daha doğrusu tek taraflı bir aşk çünkü kitap boyunca Jean Marc ne kadar uğraşsa da aşık olduğu kadından arkadaşlıktan öteye bir karşılık alamıyor ve bu ne kadar üzücü bir şey olsa da Jean Marc’ın Katya ya olan aşkını takdir etmeden duramıyorsunuz tabii kitap bu aşk hikayesinin yanında size Bask kültürüyle ilgili bilgi vermekten, kasabanın manzaralarını kafanızda canlandırıcak kadar iyi betimlemeler sunmaktan ve her tek taraflı aşk hikayesinde olduğu gibi trajik bir son vermekten geri kalmıyor.

Son olarak Katya’nın yazını nasıl özetlersin derseniz de size yaz sonu gibi derim bahar bize ne kadar iyi anılar bırakmış olsa da artık bitiyor ve çok güzel bir rüyadan uyanmış olmanın verdiği o tatlı hüznü her yerde hissetmeye başlıyorsunuz bence katyanın yazı en iyi bu şekilde özetlenebilir. 

*Basklar İspanya’nın kuzeyi ve Fransa’nın güney batısında yer alan özerk bir halktır. 

Yorum gönder